Gülümse, kalbin sızlıyorsa da, hatta kırılmışsa da. Gökyüzü bulutlarla doluyken seni yakalar. Eğer korkuların ve üzüntülerin arasında gülmeyi başarırsan, yarın güneşin senin için doğduğunu görürsün. Yüzünü keyfinle aydınlat. Hüznün bütün çizgilerini sakla. Belki gözyaşı çok yakında. İşte tam da o zaman gülümsenin zamanı. Gülümse, ağlamak neye yarar. Sadece gülümse. O zaman hayatın hâlâ yaşanmaya değer olduğunu görürsün.. :)


Ara ki, bula ki ,)

30.7.10

Leylek leylek havada :D

Eveeet başlıktan da anlıyacağınız gibi ben yine yolcuyum :) Bu sefer Nevşehir'e gidiyorum. Çok sevdiğim eski bir arkadaşımın mutlu gününde yanında olabilmek için. (Darısı tüm bekarların başına;) Tabi düğün diyince akla ilk gelen ne giyeceğim, ne takacağım, peki ya saçlar.. gibi onlarca soru oluyor kafamızda. Neyse ki biraz uğraşlardan sonra aklıma tek takılan konu; elbise işim tamam, gerçekten içime sinen bu sefer farklı bi seçim oldu. (Dönüşte inşallah resimlerle burda olur, sizin de fikrinizi alırım.)
Düğünden sonra ertesi gün için tabiki orda konaklamayı düşünüyorum. Sonuçta ilk kez gidiyorum bidaha böyle fırsat bulurmuyum bilmiyorum o yüzden gezmeden gelirmiyim? ;)
Aslında şimdi burda sizinle birlikte olmam değil bavulumu hazırlamam gerekiyor. Sabah erkenden yola çıkacağım için daha fazla kalamıcam üzgünüm..
Tatlı rüyalar..
Keyifli haftasonları ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder